BEBEKLERDE OYUN

Bakımverenler bebeklerini eğlemek için kendilerini sorumlu tutarlar halbuki müdahale edilmedikçe bebekler kendi kendilerini oyalayacak yöntemler bulurlar. Oyun oynarken sürekli karışılan ve yönerge verilen çocuklar bir yerden sona eğlenmek için bakımverene ihtiyaç duyarlar. Bebeğinize kendi kendine vakit geçirebilmesi için alan ve zaman vermelisiniz. O oyuncaklarıyla oynarken yanında durun ama fazla müdahaleci olmayın. Önüne çok fazla oyuncak koyarsanız çabuk dikkati dağılacaktır. Önünde az oyuncak olmasına özen gösterin.

0-6 hafta arasındaki bebekler genelde yer ve uyurlar. En fazla uyanık kalma süreleri 15 dakikadır. Bu yaştaki bebeklere dünya zaten çok uyarıcı gelecektir. Görmek istediği tek şey sizin sakinleştirici yüzünüzdür. Oyuncaklara veya kitaplara bu dönemde ihtiyacı yoktur. Birlikte pencereden bakabilir ona dışarda görünenleri anlatabilirsiniz.

6-12 haftalık bebekler yemek ve uyku arasında rahatça 15 dakika uyanık kalabilirler. Bebeğinizin fazla uyarılmamasını sağlayın, fazla uyarılırsa uykuya geçişte zorlanacaktır. Bu dönemde aktivite halısında durabilir veya anakucağında oturabilir ve etrafı gözlemleyebilir. Titresime, ya da başka bir uygulamaya ihtiyacı yoktur bunlar bebekleri fazla uyarabilir. Televizyon da aynı şekilde uyarıcıdır lütfen televizyona bakmasına izin vermeyin. Sizin yanınızda siz işlerinizi hallederken etrafa baksın, bu arada onunla iletişimde olmayı ihmal etmeyin.

3-6 ay: Vücüdunu hareket ettirebilmeye başladığı için etrafındaki nesnelere uzanmaya çalışacaktır. Güvenli bir şekilde etrafıını, oyuncaklarını keşfetmesi için ona alan bırakın.

6-9 ay: Artık bebeğiniz uykudan uyandığında 2 saat kadar uyanık kalabilmektedir. Gördüğü her şeyi ağzıyla keşfetme isteği normaldir. Bu dönemde resimli, dokulu masal kitaplarını ortaya çıkarabilirsiniz ilgisini çekecektir. Siz de onunla kitaplara bakabilir ona masal anlatabilirsiniz. Bu dönemde sabahları gerçekleştirilen anne-bebek oyun grubuna katılabilirsiniz. Öğleden sonraları oyun gruplarına katılmak bebeğinizi çok uyaracağından huysuzlaşıp ağlayabilir.

9-12 ay: Sopaya halkalar geçirmek ya da şekilleri yerine koymak gibi aktiviteleri yapabilir. Suyla oynamak, tencere, tava gibi mutfak aletleriyle oynamak çok ilgisini çeker. Oyun gruplarına katılmak sosyalleşmesi için ve ilerde anaokuluna başlarken daha az kaygı yaşaması için iyi bir fikirdir.

* Çocuğunuza hiçbir dönemde televizyon veya tablet/ telefon vermemenizi öneririm. Bu cihazlarda tek başına oynuyor gibi görünse de aslında yine de onu eğleyen bir mekanizma vardır ve çocuk kendi yaratıcılığını kullanamaz. Bir noktadan sonra çocuğunuzun cihazlardaki oyunlardan da çabucak sıkıldığını göreceksiniz. Bu cihazlardaki oyunların ne kadar eğitci olduğunu düşünürseniz düşünün ona eğitici olan ve sanal olmayan oyuncaklar verin. Böylece dokunarak öğrenecek, ekran bağımlılığı geliştirmeyecek, hem de kendi hayal gücünün renkli dünyasında farklı oyunlar kurabilecektir. Sanal dünya hayal gücünü ketler. Biz çocuklarımızın var olan oyuncaklarla farklı farklı dünyalar yaratıp bozmasını, gün içinde yaşadığı stresli durumları işleyip rahatlamasını isteriz. Kendi kendine kurulan oyun da bebeğin ağlaması kadar onu rahatlatan bir mekanizmadır. Çocuk kurduğu oyunda onu strese sokan durumları tekrar eder ve olayı anlamaya çalışıp kendini rahatlatır. Bu nedenle oyun kurmuş bir çocuğun oyununa o sizi davet edip rol vermedikçe müdahale etmemek ve bu durumu ağlamak kadar terapötik görmek gereklidir.